- Konu Başlıkları
- Akademik Etik
- Akademik Etiğin Önemi
Lisans, Yüksek Lisans ve Doktora programlarından mezun olunabilmesi için yazılması mecburi olan tezler, bu konuda yeterli tecrübesi olmayan öğrenciler için oldukça zor bir süreci beraberinde getirmektedir. Tez Yazdırma Merkezi olarak, siz değerli öğrenciler için hazırladığımız bilgilendirici yazılarla bu karmaşık süreçte yanınızda olduğumuzu bilmenizi isteriz. Buradan hareketle bu yazımızla birlikte “Akademik Etik Neden Önemlidir” sorusuna cevap vermeye çalışacağız.
Akademik Etik
Akademik bilgi üretimi için üstünde durulması gereken en önemli konu etiktir. Bilimse bilgilerin üretimi için uyulması gereken etik ilkeler bilim etiğini oluşturur. Bilim etiği temelde en çok dürüstlük problemi ile ilgilenir. Dürüstlükten kasıt ise araştırmacının, araştırma sonucunda ortaya çıkan verileri çarpıtmadan, maddi ve manevi kazancı için değil gerçek veriler ile araştırmacıya sunmasıdır. Bilim insanları kendi çıkarları için değil sadece bilimin çıkarlarını göz önünde bulundurarak çalışmalarını sürdürmelidir. Bilimsel bilginin hiçbir yerden kopya çekilmemiş, özgün bilgiyi içeren bir yöntem ile oluşturulması gerekir. Bilimsel çalışmaların değer ve güvenini düşürüp bilime zarar her türlü çalışma bilimsel sahtekarlık olarak nitelendirilmedir. Araştırmacı hiç hak etmemesine rağmen kendisine ya da başka birisine akademik yarar sağlaması, başka bir araştırmacının akademik anlamda zarar görmesi doğrultusunda yapılan her girişim (intihal, kopya, veri değiştirmek vb.) bilimsel sahtekarlıktır
Etik kavramı geniş bölgeleri içerir. Etik kelimesi; hukuk, psikoloji, siyaset bilimi gibi çeşitli alanlarda inceleme konusu olmuştur. İnsan için gerekli olan ahlak kavramı her alanda önem taşımıştır. Yapılan çalışmalarda yazarların emek ve fikir ürünlerine saygı göstermek gerekmektedir. Bununla birlikte yapılan çalışmalarda bazı kurallara uyulmalıdır. Kasıtlı bir şekilde uyulmadığı takdirde etik dışı davranış gösterilmiş olur.. TUBA, 2002) ‘ya göre etik dışı davranış, “ doğrudan istemli olarak aldatma ve yalan söyleme eylemidir”. Etik dışı olan davranış türlerine baktığımızda; çalışmanın özen gösterilmeden araştırılması, araştıran kişinin bilerek yapmadığı hataları oluşturur. Çalışmayı yapan yazar adının değişikliğe uğraması, yazar adlarının silinerek yerine yeni yazar adları eklemektir. Çalışmada destek olan kurum veya kuruluşların bahsedilmemesi, destek verenlerin belirtilmemesidir. Araştırmayı yapan kişinin aynı yayını çeşitli dergilerde yayınlatma isteği, yayınların yinelenmesidir. Çalışmalarda yapılan saptırma veya sahtecilik, araştırmaların sonuçlarının oynanmasıdır. Olmayan veriler üreterek çalışmada uydurmacılık yapmak. Son olarak başkasına ait olan bilgileri, şekilleri atıfta bulunmadan kendisine aitmiş gibi yayınlamak sıralanabilir
Yukarıda bahsettiğimiz etik dışı davranışlara yönelik, intihal kavramını diğerlerinden ayıran temel özellik “atıf” olduğu bilinmektedir. Atıf yapmanın neden önemli olduğu aşağıda gösterilmektedir.
Akademik Etiğin Önemi
Bilimsel etiğin en genel seviyedeki ana ilkeleri genel ahlaka uygunluk ve örnek olma rolüdür. Bu bağlamda bilimsel etik hiçbir zaman genel ahlaki standartlar dışında değerlendirilemez ve bir akademisyenin/danışmanın öğrencilerine, asistanlarına, aynı alanda çalıştığı meslektaşlarına ve üst kuruluşlara kısacası tüm topluma örnek olma görevi bulunmaktadır. Bilimsel bir araştırma, dürüstlük ve açıklık ilkelerine uyarak bilimsel bilgi üretimi sağlanmalıdır. Araştırmacıların çalışmalarından yararlanıldığında, gerekli atıfların yapılması, ortaya çıkan verilerin analiz ve yorumlamasında tarafsız davranmak, yapılan çalışmalarla ilgili kuralların ihlal edilmemesi gibi etik ilkelere uyulmalıdır. Bilimsel bilginin üretiminde değerlendirme mekanizmaları kurulmalı ve belirlenmiş ölçütlere göre denetleme yapılması gerekir.
Akademik etik dışı davranışlar arasında ilk akla gelenlerden birisi bilimsel yanıltma veya yalancılık. Bilimsel yanıltma, araştırmanın değerini düşüren ve güvenini azaltan her türlü girişimdir. Araştırmacı kötü niyetle bilinçli olarak çalışmanın sonuçlarını saptırabilir. Bu durumda araştırmacının çalışması objektif olarak incelenmeli ve gereken ceza verilmelidir
Etik dışı davranışlar için başta gelen neden araştırmacının, araştırmanın nasıl yapılacağı konusunda yeterli eğitim almaması gösterilebilir. Bunun dışında kurumun araştırmacılar üzerinde yayın yapma konusunda gösterdiği baskılar, araştırmacının adını sürekli yayınlarda gösterme arzusu, akademik kariyerinde ilerleme kaydetme amacı ile yayın yapmaya odaklanmak, yayın sayısının araştırmacıya prestij kazandıracağı düşüncesi, maddi kazanç hırsı gibi etkenler araştırmacılar etik dışı davranışlara itmektedir. Genelde tıp uygulamalarında akademik etik dışı davranışlara çok fazla rastlanılmamaktadır. Amerika Birleşik Devletleri Ulusal Sağlık Enstitüsü bünyesine kurulmuş olan Bilimsel Etik Kurulu, 1989 Mart ayı ve 1991 Mart ayı arasında bilimsel yanıltma olduğu iddiası ile 200 den fazla çalışmayı incelemiş ve bunların 30’unda iddia doğrulanmıştır. Ulusal Sağlık Enstitüsü senede ortalama 26.000 projeyi desteklediğini göz önünde bulundurursak bilimsel saptırma yaparak etik dışı harekette bulunulmuş araştırma oranının düşük olduğunu görebiliriz